Hayatın Kalite Standardı

Hayat aldığımız nefes kadar kısa , uyuyup uyanmamak kadar yakın, ölüm kadar gerçek aslında. Ölüm bir gerçek ise cennet vadedilmiş bir onurdur. Dolayısıyla mutlu ve kaliteli yaşamın ilk şartı ölümle barışık olabilmekten geçer diyebilirim .Çünkü sonunda cennet vadedilmiş bir yaşam mutlu olmaya ve son ana kadar hayatı kalitelendirmeye değerdir. Hayatta bizlere verilmiş binlerce değer var.Aile bireylerimiz, hayattan kazandıklarımız ,kaybettiklerimiz pişmanlıklarımız hepsi birer değer değil de nedir? Hayat kazandıklarınızla tüm yitirdiklerinize rağmen yaşamaya değerdir.Bu nedenle  kaybedeceğiniz her şey tükenene kadar hayattan asla kopmayın derim. Sımsıkı tutunun çünkü o umudunuzu yitirdiğiniz anda da hayat yaşamaya değer olmaya devam etmektedir. Sizi seven insanları sevindirerek hayata tutunabilirsiniz rahatlıkla. Onlardan asla vazgeçmeyin. İlkeleriniz olsun yanlışlara ve de yanlış insanlara asla ödün vermeyin. Sevdiklerinizin canı olmaya devam edin. Hayat onlarla birlikte kalite artırmaya ve daha mutluluk içerikli kazanımlar elde etmeye değerdir. Asla hayatınıza son vermeyi düşünmeyin çünkü o hayat unutmayın ki sadece sizin hayatınız değil. Sadece sizi bağlayan bir yapı yok yani düşündüğünüz gibi.

Hayatı kaliteli yaşamanın bir diğer yolu ölümü her an hatırlayarak yaşamaktır. Nasıl olur da bir insan ölüm gibi kötü bir durumu her an düşünerek hayata kalite katar derseniz,öncelikle hayatta ölümü bir son ve kötülük olarak düşünmeyin derim .Her an ölecekmiş gibi yaşamak insanın o anlarını ölümsüzleştirir, ona o anların kıymetini daha fazla bilmesi gerektiğini  hatırlatır ve bu sayede insan mutluluğa daha kolay ulaşır. Çünkü her anını kalitelendirmeyi insana farkındalık hissi aşılayarak öğretir ölümün kendisi. Ölüm nefes kadar kısa olduğu için kıymeti de nefes kadar değerlidir yaşamanın. Ölümü korku dolu bir bitiş olarak görmek emin olun hayatınızın mutluluk ağacını aşındırır. Bu nedenledir ki ölümle barışık olmayı kendiyle barışık olma sayabilmelidir insan.

Hayatı kaliteli yaşamanın bir başka yolu ise geçmişinizden ders alarak yaşamaktır. Mevcut değersiz insanlar da sizin için bir geçmiştir asla unutmayın. Geçmişini özümseyememiş, geçmişinde vermemesi gereken değerleri cömertçe dağıtmış insan gelecek mutluluklarını dizayn  edemez. Geçmişini özümsemek hak etmeyen insana değer vermemeyi ve hayatından çıkarmayı öğrenebilmek demektir. Hayatınız dengede değilse birilerini yanlış yere koymuşsunuz demektir diye boşuna denmemiş. Kalite, nitelik; niteliksiz kişilikleri ve nesneleri hayatınızdan arındırmakla kazanılır. Hayatı kaliteli yaşamanın en huzur verici yolu budur. Bu da benim hayat felsefelerimden örnekleyebileceğim değerlerimdendir. Biraz açacak olursak bu felsefe “Hak edene hak edilmişlikler ölçüsünde hak ettiği kadar değer vermektir. ”Hayatın acımasız olduğu anlarda yara almamak  ve kaliteyi düşürmemek için hayat kadar acımasız olmak sizi ve sahip olduklarınızı yüceltir. Bu nedenle bu üç yönteme sıkı sıkıya sarılmak gerekir.